Genç Dedektifler Pek Yaman

/
9 dakikalık okuma

Genç olmak, hele de ergen olmak çok zor. Hepimiz (unutmaya çalışsak da) hatırlarız: Hormonlarla ve yarattıkları inişli çıkışlı (genellikle inişli) ruh haliyle mi mücadele edeceksin halden anlamaz yetişkinlerle mi? Seni çocuk sayan ebeveynlerine mi laf anlatacaksın yabancılaşan bedenine mi? Yaşam tüm coşkusuyla seni ele geçirmişken, ruhun yeni kırılma noktalarıyla tanışırken hüzne mi teslim edeceksin kendini umuda mı? Çok zor.

Sanırım Erik Vogler için bu süreç daha da zor. Zira o… Nasıl desem? Hayli gıcık bir tip. Ergenlikten bağımsız olarak hayatı kendisi ve çevresi için zorlaştıran tiplerden. Bilirsiniz hani, kolay beğenmez ama eleştiride, burun kıvırmada cömerttir böyleleri. Öyle huyları vardır ki en mutlu anlarında bile huysuzluk pelerinini üstlerinden atamazlar. Atmak da istemezler, kendilerinden emin ve katlanılmaz bireylerdir.

Evet, Erik Vogler böyle biri. Takıntılarıyla, uzlaşmaz, kibirli yapısıyla en sevecen insanın bile kolaylıkla diş bileyeceği bir karakter. Kafası çalışıyor, bunu itiraf etmek gerek. Ama aramızda kalsın, bir yandan da hayli korkak. Onunla birlikte katillerin peşine düşmek… Çok keyifli.

erik vogler ölümcül mango şerbeti

Beatriz Osés’in gıdıklayan bir mizah ve her sayfada okuru dürten bir merak duygusuyla yarattığı Erik Vogler, gençlik polisiyesi dalında özgün ve güçlü bir seri. Osés her karakterin hakkını vermiş, gizem unsurunu cömertçe maceralara katmış; okurken “Acaba…” demediğim bir sayfa olmadı. Bu, insanı dinç tutan bir okuma olanağı sağlıyor, aynı zamanda metnin içe işlemesini, zihinde kendi sahnesini yaratmasını kolaylaştırıyor. Seri sekiz kitaptan oluşuyor, Türkçeye henüz ilk ikisi çevrildi: Beyaz Şahın Suçları ve Ölümcül Mango Şerbeti. (Devamının geleceğini umuyorum.) Her iki kitapta da çevirmen olarak Zeynep Atbaş’ın imzası var. Kitaplara geçmeden meslektaşımı tebrik etmek isterim: Erik Vogler’i bize metnin ruhuna uygun, kıvrak bir dille taşımış, ellerine sağlık.

Beyaz Şahın Suçları

Bu ilk macerada büyük üçlüyle tanışıyoruz: Erik, büyükannesi ve Albert Zimmer. Tabii Erik’in babası da var senaryoda ama o biraz… Nasıl diyeyim, yok gibi (bence Erik’ten pek hazzetmediği gibi sinsi, kaypak bir yanı da var ama neyse). Büyükanne Berta ise gerçek bir Karakter -büyük harfli karakterlerden. Teknoloji düşmanı, sevecen ama tavizden uzak, kararlı ve güçlü bir kadın Erik’ten onun da pek hoşlanmadığını söylesem abartmış olmam. Paskalya tatilinde Erik’in onunla kalacağını öğrendiğinde bunu önlemek için elinden geleni yapıyor. Ama kader ağlarını örüyor ve Erik, ayaklarını -o pahalı ayakkabılarını- sürüye sürüye babaannesinin yanına geliyor. Eh, her ikisinin de bu tatilden ne kadar mutsuz olduğunu tahmin edebilirsiniz. Kendini sefalet piramidinin zirvesinde gören Erik’in tek derdi bu da değil; pırlanta gibi gencimize bir de hayalet dadanıyor. Gençlerin peşine düşen, ülkeyi sarsan cinayetler işleyen meçhul katilin kurbanı Erik’ten ne istiyor? Peki, beyaz şahın bununla ne ilgisi var?

erik vogler ve beyaz şahın suçları

Ama durun, önce size Albert Zimmer’den söz edeyim. Erik’le aynı yaşta olan Albert de tuhaf bir tip; ölü gibi solgun, gülümsedi mi dişleri nedense fazla öne çıkıyor, satrançta usta. Erik ondan pek hoşlanmasa da anlaşılan Albert bu arkadaşlığa hayli kıymet veriyor. Bu bizler için de (farkında olmasa bile) Erik için de bir şans; Albert üçlünün atılganı.

Beyaz Şahın Suçları, Erik’in babaannesinin evinden kaçıp Bremen’e, kendi evine dönmesiyle daha heyecanlı, daha hareketli bir hal alıyor. Yağmurdan kaçarken doluya yakalanan Erik şans eseri katille burun buruna geliyor ve potansiyel kurban haline geliyor. Zavallı Erik’in kurtulmasını sağlayan ise elbette Berta ve Albert oluyor.

Ölümcül Mango Şerbeti

Muhteşem üçlü bu kez Kuzey İtalya’da lüks bir kaplıcada. Zira son maceradan sonra hassas ruhlu Erik kâbuslardan yakasını kurtaramıyor. Gönülsüzce de olsa kabul ettiği bu kaplıca daveti, Albert Zimmer’in de plana dahil olduğunu öğrenmesiyle tatsızlaşıyor; işin aslı Erik, Albert’ten fazlasıyla korkuyor.

Korkularını yeni bir kâbusa çevirense sabah etrafta kimseler yokken çamur banyosu odasına girmesi oluyor. Mango şerbeti içen “kocaman, sessiz ve buruşuk” kadının ölümüne tanık oluyor. Ama görevlilere (yani yetişkinlere) haber verdiğinde puf -ceset ortada yok. Daha tuhafı kaplıca misafirleri arasında kaybolan biri de yok. Ne dersiniz? Erik delirmiş olabilir mi?

Albert’in gözü pek hamleleriyle bu gizemi çözmeye girişen ikili yine zorlu bir maceradan (elbette Berta’nın yardımıyla) muzaffer çıkıyor. Ama bu sırada Erik’in neler çektiğini ne siz sorun, ne ben söyleyeyim…

Söz genç dedektiflerden açılmışken size Kate’i ve becerikli dostu Fare Rupert’ı da tanıtayım. Bu meraklı ikilinin macerası bir tren yolculuğunda geçiyor. Kate’in Kuzey Kutbu’nda bir kâşif olan annesini ziyaret etmek için çıktıkları bu yolculuk, anlam verilemeyen hırsızlıklarla birden çözülmesi gereken bir gizeme dönüşüyor. Kate ve Rupert sistematik bir soruşturmaya girişiyor ve buldukları her şey huysuz bir yolcuyu işaret ediyor: Madam Maude. Ama gerçek çoğu zaman satır aralarında saklıdır, bize gösterilenlerin ötesindedir, değil mi? Huysuzluk dediğimiz aslında hayal kırıklıklarının, yürekte biriken yükün öbür yüzü değil midir?

kate işbaşında

Olaylar beklenmedik bir şekilde makas değiştirince Kate ve Rupert hem peşin hükümlülükleriyle yüzleşir hem de anlaşılmaz hırsızlıkların ardında yatan sevimli nedeni keşfeder. Sonrası damak çatlatan bir kahvaltı şöleni…

Hannah Peck’in yazıp resimlediği Kate İşbaşında, Merve Sevtap Ilgın tarafından Türkçeye çevrilmiş. Dili temiz, kurgusu çok keyifli. Madam Maude’un kedisi, Efendi Mimkins’e çok haksızlık edildiğini düşünsem de Kate İşbaşında bir çırpıda, heyecanla okunacak bir macera. Umarım Kate’le yollarımız yine kesişir.

* Erik Vogler (Beyaz Şahın Suçları ve Ölümcül Mango Şerbeti), Beatriz Osés, çeviren Zeynep Atbaş, Bilgi Yayınevi.
* Kate İşbaşında, Hannah Peck, çeviren Merve Sevtap Ilgın, İthaki Çocuk.

Editör

Türkiye'nin tek polisiye kültür dergisi.

Önceki Hikaye

Gemini Rue: Bir Siberpunk Polisiyesi

Sonraki Hikaye

2023 Hançer Ödülleri Açıklandı

En Son Yazılar