Mutlaka izlemeniz gereken İngiliz polisiyeleri listemizin ikinci bölümü sizlerle. Keyifli okumalar ve izlemeler. Listenin ilk bölümüne buradan ulaşabilirsiniz.
Father Brown (2013 – )
İngiliz yazar G. K. Chesterton’ın Peder Brown öykülerinden uyarlanan bu BBC dizisi, sıcak, komik ve ilgi çekici bir polisiye. Bunda elbette Peder Brown karakterini canlandıran Mark Williams’ın payı büyük. Williams, Harry Potter film serilerinde Weasley ailesinin babası Arthur Weasley’i canlandırıyordu. Oyuncu orada olduğu gibi, burada da sıcak kanlı ve sevecen. G. K. Chesterton, sadece polisiye anlamında değil, edebi üretim kalitesi anlamında da büyük bir ustadır. Karakteri Peder Brown ise polisiye türüne bambaşka bir renk katmıştır. Peder Brown, Katolik bir rahiptir. Ancak meraklı doğası onu sürekli amatör dedektiflik yapmaya iter. Ve tabii ki olaylar küçük bir İngiliz kasabasında geçer
Endeavour (2012 – )
Colin Dexter’ın karakteri Endeavor Morse’un gençlik yılları… Morse, 1960’ların İngilteresinde, Oxford dolaylarında suçluların peşinden koşar. Henüz genç bir polis memurudur ve kendisinden büyük partneri Dedektif Fred Thursday ile bir dizi karmaşık vakayı çözer. Ne var ki Morse’un üstleri, genç dedektifin başarısından rahatsız olur. Endeavour’un yedinci sezonu, geçtiğimiz Şubat ayında yayınlandı. Sekizinci sezonu ise 2021’de izleyeceğiz.
Happy Valley (2014 – )
West Yorkshire isimli Kuzey şehrinde, dedektif Catherine Cawood (Sarah Lancashire), kendi geçmişine bağlanan vakaların peşinden koşar. Bu dizi, isminin aksine epey karanlık bir yapım aslında, izlemesi zor bir takım konuları da işliyor.
İlk sezonda Catherine, kızının intiharının ardından paramparça olan hayatını toparlamaya çalışır. Kızı, tecavüze uğradıktan sonra hamile kalmıştır ve arkasında bir çocuk bırakır. Catherine, yakın zaman önce hapisten çıkan bir suçluyu, Tommy Lee Royce’u yakalayabilmek için takıntılı bir halde gece gündüz çalışmaktadır çünkü Royce, kızının tecavüzcüsüdür.
Ripper Street (2012-2016)
Sene, 1889. Karındeşen Jack lakaplı bir katil, Londra’nın doğu bölgesinde korku estiriyor. Hikayemiz, Karındeşen Jack’in son cinayetinden altı ay sonrasında geçiyor. Whitechapel bölgesindeki H Division karakolunun mensupları, düzeni tekrar sağlamaya çalışıyor. Müfettiş Dedektif Edmund Reid de bu polislerden biri.
Ripper Street, yayınlandığı beş sezon boyunca epey değişikliğe uğradı aslında, ama düşündüren doğasını diri tutmayı hep başardı. 1800’ler kültürünün şoke eden taraflarını tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermekten çekinmeyen bir dizi.
Prime Suspect (1991-2006)
Usta oyuncu Helen Mirren, Londra’nın ilk dedektif müfettişlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Zeki, amanvermez ve kararlı bir kadın olarak polis teşkilatının ataerkil yapısı içerisinde sağlam adımlarla ilerliyor. TV dizilerinde karşımıza çıkan çoğu dedektif gibi Jane Tennison da depresyon ya da alkol bağımlılığı gibi problemlerle boğuşan bir karakter. Fakat meslektaşlarının aksine, Tennison’un uğraşması gereken bir konu daha var: cinsiyetçilik.
Prime Suspect neredeyse 16 yıl boyunca yedi ayrı mini dizi olarak izleyicilerle buluştu. Tennison’un zaman içerisinde yaşlandığını, değiştiğini ve olgunlaştığını izledik… Şurası kesin ki Tennison zamanının çok ötesinde bir karakterdi.
Foyle’s War (2002-2015)
İkinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında geçen bu dizi, ufak bir kasabada polis dedektifi olarak görev yapan dedektif Christopher Foyle’u (Michael Kitchen) konu alıyor. İngiltere savaştadır. Ancak burada, savaşa gidenler kadar geride kalanlar da önemlidir. Foyle, savaş ortamını fırsat bilerek kaostan faydalanan suçluların peşinde düşer. Dedektif, savaş bittikten sonra da kariyerine istihbarat memuru olarak devam eder ve Britanya’nın güvenliğini ve korunmasını gözetir.
Midsomer Murders (1997- )
Caroline Graham’ın aynı isimli roman serisinden uyarlanan bu dizi, Midsomer adlı kurgusal bir kasabada geçiyor. Burası, zengin ve izole bir kasaba. Dışarıdan bakıldığında çok güzel görünüyor ancak içi bir o kadar ahlaksızlık ve kötülükle dolu. Dedektif Tom Barnaby, var gücüyle kasabada düzeni sağlamaya çalışıyor. Tom Barnaby yıllar sonra emekli oluyor ve yerini kuzeni John Barnaby’e bırakıyor. Sanırım 20 yılı aşkın süredir ekranlarda olan bir dizi için gayet normal bir durum. Dehşet verici şeylerin arasında yer yer komedi öğeleri de barındıran dizinin son sezonunu geçtiğimiz sene izledik. 21. sezonu da merakla bekliyoruz.
Vera (2011- )
Ann Cleeves’in Vera romanlarından uyarlanan bu dizi, kaotik ve obsesif kişiliğiyle ekranlara farklı bir renk katan dedektif Vera Stanhope (Brenda Blethyn) karakterini konu alıyor. Stanhope’u sürekli kişisel ikilemlerin içine düşerken izliyoruz ama bu, dedektifi gerçeklerin peşinden koşmaktan alıkoymuyor. Yazar Ann Cleeves, her fırsatta karakterinin TV uyarlamasından ne kadar memnun olduğunu dile getiriyor, bunu da belirtelim.
Line of Duty (2012- )
Birbirine sıkı sıkıya bağlı bir ekipten oluşan elit bir birim, AC-12, yolsuzlukla mücadele veriyor. Polis teşkilatının derinliklerine kadar inebilmiş yozlaşmış polisleri tespit edip, teşkilatı temizlemeye çalışıyor. Line of Duty, Prime Suspect‘ten sonra en iyi İngiliz polis dizilerinden biri olarak kabul ediliyor. Dizide, Prime Suspect‘te olduğu gibi güçlü, ana bir karakter yok. Line of Duty, ağırlığını birkaç karaktere bölüştürmüş bir dizi. Dizinin 5. sezonunu geçtiğimiz sene izledik. Yeni sezonun ne zaman ekranlarda olacağıyla ilgili henüz kesin bir bilgi yok.
Unforgotten (2015- )
Londralı dedektifler Cassie Stuart (Nicola Walker) ve Sunny Khan (Sanjeev Bhaskar), soğuk vakaların peşine düşüyor. İkili, halk ve otoriteler tarafından unutulmuş olan cinayet ve kayıp vakalarını inceliyor ve kendilerine has karizmaları ve kararlılıklarıyla vakaları bir bir çözüyor. Farklı karakterleriyle çok sevilen dizinin dördüncü sezonunun bu sene içerisinde yayınlanması bekleniyor.