Çoğumuzun hemfikir olduğu üzere 2022 çok zor bir yıldı. Ekonomik kriz, sıradanlaşan şiddet ve suç iklimi, hukuksuzluklar, siyasi krizler… Pek çoğumuz bu boğucu atmosferde kitaplara, filmlere, dizilere, tiyatro oyunlarına, dost sohbetlerine, kültür sanat etkinliklerine sığındık.
221B yazarlarına 2022’de okuduklarını, izlediklerini, ürettiklerini değerlendirmelerini istedik. Elbette 2023’e dair beklentilerini de sorduk…
Konuklarımız, Mylos Kitap’tan yayımlanan ve POYABİR Kristal Kelepçe ödülünü alan Kör Kanun romanının yazarları Emrah Poyraz ve Ulaş Özkan…
2022, bir yazar olarak nasıl geçti sizin için? Neler yaptınız, nelerle meşgul oldunuz?
Emrah Poyraz: Neredeyse tüm pandemi döneminde Kör Kanun‘u son haline getirebilmek için çaba sarf ettik. Çalıştığımız, hayatın olağan mücadelesi içinde sürüklendiğimiz dönemlerde, “Şöyle bir ay kadar yalnız başıma eve kapansam kitabın yarısını bitiririm,” diye düşünürdüm. Neredeyse iki sene kapandık ama o iş öyle olmuyormuş. Bu dönemde vakit çok fakat üretkenliğim azdı. Bazen içinde akıp giderken serzenişte bulunduğumuz o hayat ırmağı aslında üretmenin de kaynağıymış. Bu dönemde bunu bir kez daha anladım.
2022 yılının ilk yarısı Kör Kanun‘u baskıya hazır hale getirmek ve yayımlama telaşıyla geçti. Ulaş’la birlikte kolektif bir esere de öykü yazdık. O da 2022 yılının sonuna yetişti. Kör Kanun ile POYABİR Kristal Kelepçe Yılın Polisiye Romanı ödülünü almanın gururunu yaşadık. Bu harikuladeydi.
Ulaş Özkan: 2022, kitabımız Kör Kanun‘un son dokunuşları sonrası basıma hazırlanması, bunun heyecanını yaşamak ve Dark Polisiye‘ye ait yeni öykü seçkisine bir öykü hazırlamakla geçti. Yazar olarak çok da üretken olduğumuz bir dönem sayılmasa da Türkiye Polisiye Yazarları tarafından düzenlenen yarışmada Kör Kanun ile gelen Yılın En İyi Romanı ödülü 2022’nin kendi adıma altın bir yıl olmasına yetti diyebilirim. Yaşadığım en büyük mutluluk ve gururlardan biriydi. İlk kez emeğimin, uykusuz geçen gecelerimin karşılığını görmüş oldum. Bu da müthiş bir motivasyon sağladı.
2022’de bir okur olarak en sevdiğiniz yerli ve çeviri kitaplar hangileri oldu?
Emrah Poyraz: Ara ara Rus klasiklerini tekrar okuyor veya eksiklerimi tamamlıyorum. Bunların içinde bu sene beni en çok etkileyen Oblomov oldu. Yunanca aslından çevirisini kardeşim Emre’nin yaptığı Loukianos-Gerçek Bir Hikâye de çok özeldi. Bunlara Alper Canıgüz-Kıyamet Park, Fakir Baykurt-Yılanların Öcü ve Zülfü Livaneli-Kaplanın Sırtında‘yı ekleyebilirim.
Ulaş Özkan: Kendi kitabımıza odaklanırken belki de okunası birçok değerli kitabı da ıskalamak zorunda kaldım. Bu yıl Algan Sezgintüredi-Mesut Demirbilek ikilisinin, Armağan Tunaboylu’nun, Çağatay Yaşmut’un, sevgili Alper Kaya ve Hakan Güneri’nin kitaplarını okumaktan büyük keyif aldım. Sırada polisiye yazarlarımıza ait onlarca kitap, okuyacağım günü beklemekte. Çevirilerden de Harlan Coben ve Micheal Connelly’nin kitaplarını severek okudum.
2022’de izlediğiniz ve önermek istediğiniz dizi ve filmler nelerdir?
Emrah Poyraz: Fenomenim Feyyaz Yiğit’in Gibi‘si diyebilirim. Son sezonuyla bana eşlik eden After Life ve The Last Kingdom, aynı tadı vermez önyargısıyla izlemekten uzak durduğum ama sonunda başladığımda beni eski bir dosta kavuşmuş gibi mutlu eden Better Call Saul favori dizilerim oldu.
Filmlerden aklımda kalan ise düşük bir beklentiyle gittiğim fakat sinema salonundan çıkarken bana, “Vay be!” dedirten Top Gun Maverick diyebilirim.
Ulaş Özkan: Polisiye izlemekten de keyif aldığım için Sinner ve Trapped‘ın yeni sezonlarını yine çok beğendiğimi söylemeliyim. Bunlar dışında İspanyol ve İskandinav polisiyelerini izlemek gayet keyifliydi.
2023 için projeleriniz nelerdir?
Emrah Poyraz: Ulaş’la ne yazalımdan önce, “Yine yazalım mı yoksa tamam mı artık?” diye düşünürken ödül alınca bu soruyu, “Ne yazalım?” kıvamına getirdik. Bizim için önemli bir motivasyon oldu ve beraberinde okurlarımızın beklentilerine karşı sorumluluk getirdi. Aklımızda birkaç kurgu var. 2023 yılında başlangıcını yapacağımızı düşünüyorum.
Ulaş Özkan: Yeni yıl için şimdilik harekete geçmiş değiliz. Aklımıza gelen bir konu da yok henüz. Alınan ödül bizi motive ettiği kadar üzerimizde baskı da yarattı. Çünkü bir yazarın kendine yer edinmesi ve kendini ispatlayabilmesi için en önemli öğe, her zaman daha iyisini yazabilme yeteneğidir diye düşünüyorum. Bu yüzden acele etmiyoruz. Bazen Emrah ile telefonlaşıp, “Yazmaya mı başlasak, şu konuyu mu işlesek, şu şekil de mi yazsak?” diye konuşsak da şimdilik hepsi havada kalıyor. Ama polisiye dışında bir türde yazma isteği de yok değil. 2023’ün ilk dönemlerinde yeni bir projeye başlayacağımızı düşünüyorum.
Son yıllarda okuduğunuz/izlediğiniz polisiye işler arasında 221B okurları da mutlaka bu esere zaman ayırmalı diye düşündükleriniz hangi eserler olur?
Emrah Poyraz: İzlemeyenler için Michael Connelly’in efsane karakteri Harry Bosch’un 7 sezonluk serisi polisiyeseverler için ders niteliğinde bir eser. Yerli yazarlarımızdan daha fazla okunmayı hak ettiklerine inandığım sevgili Gökçe İspi Turan, Doruk Ateş ve Günay Gafur’un kitaplarını keyifle öneririm.
Ulaş Özkan: Uzun süredir büyük bir keyifle yerli polisiye okuyorum. Yabancı emsallerini aratmayacak türde işler okumak inanılmaz heyecanlı. İkinci soruda cevapladığım isimler dışında Günay Gafur, Doruk Ateş, Yaprak Öz, Ayfer Kafkas, Gökçe İspi Turan, Ayşe Erbulak, Ercan Akbay, geçen senenin ödüllü yazarı Nihal Orhan, Cenk Çalışır, Tuna Kiremitçi, Funda Menekşe, Gencoy Sümer, Elçin Poyrazlar, Nuray Atacık ve daha nicesi..
2023’e dair 221B okurları için dileklerinizi, beklentilerinizi öğrenmek isteriz…
Emrah Poyraz: Bol bol okudukları, okuduklarından da memnun kaldıkları, polisiye dolu bir yıl öneririm. Polisiye dolu derken, polisiye hadiseler sadece okudukları veya izledikleri eserlerle sınırlı kalsın. Sevgiler.
Ulaş Özkan: Sanatın ve edebiyatın tüm alanlara dağıldığı, hepimize fazlasıyla dokunabildiği bir yıl dilerim.