Timur Soykan ile editörü Merve Çay, Kırmızı Kedi etiketiyle yayımlanan son dönemin en iyi polisiyelerinden Liste ile dergimizin 4. sayısında Yazar vs Editör köşesine konuk olmuştu. Bu doyumsuz sohbeti hatırlatmak istedik…
Kırmızı Kedi Yayınevi’nden çıkan polisiye roman “Liste”nin yazarı Timur Soykan ile kitabın editörü Merve Çay, 221B Dergi için muhabbet etti. Yarım saat politika konuşup memleketi kurtarmaya çalıştıktan sonra nihayet sıra kitabı konuşmaya gelmişti…
Timur Soykan: Liste, bir dönem polisiyesi. 2012’de geçiyor. Henüz iktidarla cemaat arasında yaşanan kavganın kamuoyuna yansımadığı zamanlar. Devleti yönetenlerin güvenlik şovu yapmak için toplandığı bir köşkte genç bir komiser öldürülüyor. Katil, komiserin elindeki listeyi alarak izini kaybettiriyor. Katilin peşine düşen Cinayet Büro Amiri Çavlan, devletteki savaşın içine giriyor… Neredeyse iki yıl kitabın içinde yaşadım da sen üzerinde çalışırken neler hissettin?
Merve Çay: Tüm kitap bana labirent gibi geldi. İstanbul; öldürülen kişinin elinden kaybolan listeyi ararken yaratılan şüphe ve güvensizlik ortamı ve elbette ana karakter Çavlan’ın tüm o kişilik muhasebesi de çıkmaz sokaklarıyla içinde kaybolduğumuz ayrı bir labirent.
Timur Soykan: Çünkü ülke bir labirente dönüştü. Bu zamanları anlatan bir dönem polisiyesinin kara kitap olmaktan başka seçeneği yok gibi. Çünkü adalet yok. Onun yerine yargıyı, polisi siyasi amaçları için, kendi gücü için kullanan kirli siyasiler ya da çeteler var. Bu ülkenin insanı kapana kısılmış durumda.
“Devlet gücünü ele geçirmiş bir katilden daha tehlikelisi yoktur.”
Merve Çay: Siyasi olarak devletin iç yüzünü anlatan çok kitap var bu anlamda ama kurguya bunların uyarlanması çok gerçekçi kılıyor hikâyeyi.
Timur Soykan: Kitapta katili, listeyi merak eden okur aynı zamanda devlet içindeki güçlerin gizemli ve yeni meraklar uyandıran dünyasına da giriyor.
Merve Çay: İlk okuduğumda, merak unsurunu bilinen olaylar üzerinden yürütmek çok zor gelmişti ama ilerledikçe bunun aslında çok büyük meraklar yarattığını gördüm.
Timur Soykan: Aynı kaygıyı ben de yaşadım. Biliyoruz tüm o çekişmeleri ama gündelik hayatta ne oluyor, biliyor muyuz? Bir soruşturma yürütülürken devlette iki ayrı örgüt olursa ne olur? Çavlan olayı araştırıyor ama devletin içinde ondan önce listeyi bulmak isteyen başka polisler var. Bu polisler MOBESE’de, trafik kayıtlarında, her yerde olabilir. Gerçeğe nasıl ulaşırsın, kime güvenirsin? Ayrıca bu atmosfer polisiye merakı artırıyor. Kitapta bir karakterin dediği gibi: “Devlet gücünü ele geçirmiş bir katilden daha tehlikelisi yoktur.”
Merve Çay: Kitabı hazırlarken adaletin yok oluşuyla, devlet içindeki birimlere güvenememenin dışında Çavlan’a da güvenememiştim. Beyefendi‘ye yavşaması, zayıf kişiliği hiç güven yaratmamıştı. Ama kitabın ilerleyişiyle Çavlan’ın kişisel değişimi de paralel ilerliyordu. Zavallı kitabındaki Erdal da öyle…
Timur Soykan: Devletin kirli çarklarını döndüren insanın zaafını anlatmak benim için önemli. İkisi de antikahraman. Adaletin mülkün temelinden çok daha fazlası olduğunu, insan için hayati bir duygu olduğunu yaşayarak öğreniyorlar. Ama Çavlan’ın içine kapalı, mimiği bile olmayan bir karakter olması yazarken beni zorladı.
“Güncel polisiye yazarının, polis nasıl soruşturma yönetiyor bilmesi lazım”
Merve Çay: Liste, ayrıca günümüzde polis soruşturmalarının nasıl yürütüldüğünü ortaya koyan bir kitap.
Timur Soykan: Güncel polisiye yazarının, polis nasıl soruşturma yönetiyor bilmesi lazım. Tüm bu MOBESE teknolojileri, baz istasyonları, HTS kayıtları, yüz tanıma sistemleri, kredi, banka kartı takipleri… Hepsini bilmek gerekiyor. Bu, editörün işini de zorlaştırıyor değil mi?
Merve Çay: Zaman çizelgesi oluşturup her şeyi yazdım. Tüm o alışveriş fişlerinden Hakan’ın geçmişinin izinin sürülmesi, bahsettiğin teknolojik tutarlılık… “Polisin bakacağı ama bizim unuttuğumuz yerler olabilir mi?” diye düşünerek çalıştım.
Timur Soykan: Bu konuda kitaba çok önemli katkıların oldu. Bu arada okura senin aslında mimar olduğunu da belirtelim. Mimarlık disiplini kitaba bakışı da etkiliyor herhalde.
Merve Çay: Küçük ve büyük ölçekte düşünebilme eğitiminin işe yaradığını söyleyebilirim. Kitapta polisiyeyle politik atmosferin dengeli bir şekilde olduğunu düşünüyorum. Ama insan merak ediyor, senin için polisiye kısmı mı daha önemli, politik mesajları mı?
Timur Soykan: Polisiye kısmı daha önemli. Sonuçta polisiyede merakın hep diri kalmalı. Ayrıca gerçek, iyi bir kurguyla adım adım ortaya çıkmalı. Ama en önemlisi, dikkatli bir okurun kitapta yakalayabileceği ipucunun yer alması. Bu ipucu hem çok belirgin olmamalı hem de hiç bulunamayacak kadar gizli kalmamalı. Liste‘de okura bu keyfi yaşatabildiysek ne mutlu bize.
Merve Çay: Liste, siyasi olarak da cesur bir kitap. Kırmızı Kedi’den yayımlanmasında bunun etkisi var mı?
Timur Soykan: Kırmızı Kedi, düşünce ve ifade özgürlüğüne büyük baskıların olduğu zamanlarda çok cesur işler yaptı. O dönem baskılara karşı birlikte çalıştık. Ayrıca ilk kitabım Tanrı Misafirleri Oteli de Kırmızı Kedi’den yayımlanmıştı.
