İtalyan yazar Ilaria Tuti’nin 70 binden fazla satan kitabı Cehennem Çiçekleri‘nin devam romanı Uyuyan Peri Timaş Yayınları’nın alt markası Portakal Kitap etiketiyle raflarda yerini aldı.
“Peri’nin uykusu belki de ölümün uykusuydu.”
Cehennem Çiçekleri’nin devam kitabı Uyuyan Peri’de Başkomiser Teresa Battaglia, tüyler ürpertici bir soruşturmanın peşinde okuru nefes kesen bir yolculuğa davet ediyor.
Altmışlarının ortasında ve Alzheimer’ın ilk evresinde olan Başkomiser Teresa, yıllardır çözümlenememiş bir cinayet yeniden gündeme gelince soruşturmayı aydınlatmak için görevine döner. İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına ait “Uyuyan Peri” tablosuna yapılan DNA analizinde, tabloda kullanılan kırmızı rengin insan kalbinden doku içerdiği ortaya çıkmıştır. Ressamı hâlâ hayattadır ancak inzivaya çekilmiş, etrafındakilerle iletişimi kesmiştir. Teresa kanıtları takip ederken kendini İtalya’nın el değmemiş bölgelerinden birinde, Slovenya sınırındaki Resia Vadisi’nde bulur. Bir yandan gizemli katilin kim olduğunu bulmaya çalışırken diğer yandan bölgenin trajik tarihini aydınlatarak okuru unutamayacağı bir maceraya sürükler.
Ilaria Tuti anneliği, aidiyeti, kişisel ve kolektif belleği masaya yatırdığı Uyuyan Peri’de partizanlardan tanrıça kültlerine, sırlarla dolu Resia Vadisi’nden çarpık bir aile hikâyesine kadar her sayfada katman katman açılan sürükleyici olay örgüsüyle okura elinden bırakamayacağı bir roman vadediyor.
Ilaria Tuti’nin ilk Teresa Battaglia romanı Cehennem Çiçekleri de 14 dile çevrildikten sonra Türk okurla buluşmuştu. Bu ilk roman okurlara şu soruyu soruyordu: “Kendini tehdit altında hissettiği için öldüren bir hayvanın katil olduğunu söyleyebilir misiniz?” Bu romanda İtalyan Alplerinin ortasında, yaşlı ormanın içinde gözleri oyulmuş bir ceset bulunur. Bu, korkunç cinayetler serisinin ilki gibi görünür…
Ilaria Tuti ile gerçekleştirdiğimiz özel röportaj burada.