Yeni Tess Gerritsen Romanı Dinle Beni

/
8 dakikalık okuma

Serinin hayranları için, Jane ve Maura‘ya tekrar hoş geldin demek çok güzel. Sanki çok uzun zaman önce gitmişler gibi. Hiç okumayanlar için ise yeni hayranlar olmanıza yalnızca 256 sayfa uzakta olduğunuza ve yakında serinin önceki 12 kitabını elde etmek için çabalamaya başlayacağınıza bahse girerim. 2010’dan 2016’ya kadar süren, kitaplara dayanan bir TV dizisi de vardır ki bir harikadır. Ben ilk Rizzoli kitabımı diziyi izlemeden önce okumuştum. Rizzoli karakterine hayat veren Angie Harmon, ne zaman bir kadın polis karakter okusam ilk aklıma gelen isimdir.

Jane Rizzoli, küstah, alaycı ve genellikle huysuz ama aynı zamanda kendine güvenen ve bağımsız bir kadın olduğu kadar parlak bir dedektiftir. Aşırı korumacı bir annenin erkek Fatma kızıdır. Özellikle, gölgesinde kalan küçük kardeşi Frankie (aynı zamanda o da bir polis) ile son derece rekabetçidir. Jane bir suçluyu bir defans oyuncusu gibi alt edebilir. En iyi arkadaşı Maura Isles dışında kimseye gardını düşürmez. İkisi aslında arkadaşlıklarını geliştirmede yavaştır, çünkü her ikisi de zayıf taraflarını herkesten korumak için kendilerine duvar örmüşlerdir. Sonunda duvarlar yıkılır ve arkadaşlıkları çiçek açar. Erkekler konusunda umutsuz ve köpeklere alerjisi vardır, ancak eski ortağı tarafından kurtarılan bir sokak köpeği olan Jo Friday’i evine alır. Jane meslektaşlarının saygısını kazanmak için uzun ve zorlu bir mücadele vermiştir, ancak bazen en büyük baş ağrısının eşit derecede inatçı annesi Angela Rizzoli ile olan ilişkisi olduğunu görüyoruz. “Cerrah” olarak bilinen (İlk Rizzoli kitabı) bir seri katil olan Charles Hoyt’un elinde travmatik bir deneyim yaşar. Hoyt’un kurbanlarından birini kurtarmaya çalışırken, neredeyse kendisi kurban olur. Avuçlarının ortasında, Hoyt’un onu neşterle bıçakladığı ve yere sabitlediği yara izleri vardır. Ortağı Vince Korsak hayatını kurtarır ve Jane, Hoyt’un acımasız saldırısından kurtulur. Hoyt’u parmaklıkların arkasına atmasına rağmen, uzunca süre Hoyt’un etkisinden kurtulamaz.

Dr. Maura Dorothea Isles, Boston Polis Departmanında çalışan bir adli tıp uzmanı ve Jane’in en iyi arkadaşıdır. Maura, bir davayla ilgili olup olmadıklarına bakılmaksızın gerçekleri ağzından pat pat çıkarabilen yürüyen bir ansiklopedidir. Ünlü adli antropolog William M. Bass’tan ilham alarak adını koyduğu Bass adında evcil bir kaplumbağası vardır. Maura kolayca hırpalanmaz ve istikrarlı bir mizacı vardır. Ölü bedenleri incelemeyi kesinlikle sever, ancak yaşayan insanlara biraz fazla teşhis koyma eğilimi vardır. Bu da etrafında tuhaf bir etki bırakmasına neden olur. Zengin bir ailenin evlatlık tek çocuğudur. O her zaman kusursuz giyinir. Maura aradığında Jane’in telefonundaki zil sesi, Copin’in Cenaze Marşı’dır.

Angela Rizzoli, Jane, Frankie ve Tommy’nin annesidir. Angela, Jane polis olmaya karar verdiğinden beri uyumadığını söyleyerek demagoji yapmayı sever. Jane’in biraz daha kadınsı olmasını diler ve sürekli ona randevular ayarlamaya çalışır. Eşinden boşandıktan sonra, bir süre karakolun kafesinde çalışmış ve Teğmen Cavanagh ile beraberlik yaşamıştır, ancak hayatını yeniden gözden geçirmesi gerektiğine karar verdiğinde işi bırakmış ve Cavanagh’dan da ayrılmıştır.

Hikaye, üniversite öğrencisi Amy Antrim’in bir vur-kaç nedeniyle ezilmesi ve bir bastona bağımlı kalmasıyla başlıyor. Birkaç ay sonra, görünüşte alakasız bir olayda, hemşire Sofia Suarez kendi evinde vahşice öldürülüyor. Rizzoli ve Isles, düşmanı olmayan bir kadının görünüşte nedensizce öldürülmesini araştırmak için çağrılıyor. Jane’in de merak ettiği gibi, “Bir hemşire yahu. Bir hemşireyi kim öldürür ki?” İş arkadaşları, komşular ve hastalar, öldürülen kadının kimsenin zarar vermek istemeyeceği bir melek olduğu konusunda hemfikir. Dedektif Jane Rizzoli ve Adli Patolog Maura Isles şaşırtıcı olayı araştırırken, Sofia’nın tehlikeli bir sırrı koruduğunu keşfederler, katili doğrudan kapısına götürmüş olabilecek bir sır.

Ancak okuyucunun neredeyse sezgisel olarak bildiği gibi, bir sebep her zaman vardır ve bu sebep, Sofia’nın cinayeti ile Amy’nin vur-kaç olayı arasındaki bağlantıyı kuracaktır. Bu nedeni bulmak ve bu bağlantıyı kurmak Jane ve Maura’ya kalmış. Herhangi bir Rizzoli & Isles romanının en eğlenceli kısmı, Jane ve Maura’nın bir bulmaca tahtasından bir ipucu elde etmek için parçaları bir araya getirmesini izlemektir. Dinle Beni’de bir istisna değildir.

Gerritsen daha sonra dikkatimizi Angela Rizzoli’ye kaydırıyor. Jane’in dikkatli annesi Angela Rizzoli, kendi soruşturmasını yürütüyor. Bir polis dedektifi değil elbette, bir büyük anne olabilir, ancak caddenin karşısındaki yeni komşular hakkında çok garip, hatta belki de tehlikeli bir şey olduğunu bilecek kadar da uyanık. Kızına baktığımızda belli ki armut dibine düşmüş. Sorun şu ki, kimse ona inanmıyor, kendi kızı bile. Sofya’nın katilinin peşine düşen Jane ve Maura, Angela’nın korkularına dikkat edemeyecek kadar meşgul. Kimse onu dinlemezken ve mahallesinde tehlike artarken, Angela kendi soruşturmasını üstlenmeye karar veriyor. Ah canım, Angela.

Dinle Beni, bugüne kadar ki en kişisel vakalardan biriyle uğraşırken, sevdiğimiz, özlediğimiz ve kök salmaya başladığımız karakterlerle hızlı, eğlenceli bir okuma sunuyor. Tess Gerritsen, ailenin ne kadar önemli olduğunu ve her anın değerli olduğunu çok iyi gösteriyor. Bu kitap, gerilim, mizah ve dostluğun en doğru karışımı.

Selin Bak

1981 yılında Trabzon’da doğdu. Atatürk Üniversitesi’ nde Hemşirelik okudu. Polisiye merakı gençlik yıllarında (hala çok genç, ortaokul yılları diyelim) Agatha Christie ile başladı. Galiba yapmak isteyip de yapamadıklarını okumak (cinayeti çözmek değil işlemek kısmından bahsediliyor) kendisine garip bir tatmin duygusu vermiş olacak polisiye dışında başka bir tür okuyamaz oldu. En
sevdiği yazarların Türk yazarlar olduğunu her zaman gururla söyler. Çok polisiye okur, çok polisiye dizi ve film izler, fazlaca cinayet kurguları yapar. Aslında çok da yazar ama çaktırmaz. Bu biyografiyi yazarken hayatında enteresan bir şey olmadığını fark eden Selin, hemşirelik yapmaya ve Trabzon’da yaşamaya devam ediyor, şimdilik...

Önceki Hikaye

Cinayet Dosyası'nın Jessica Fletcher 'ı Hayatını Kaybetti

Sonraki Hikaye

Haftalık Polisiye Seyir Rehberi

En Son Yazılar