Çoğumuzun hemfikir olduğu üzere 2022 çok zor bir yıldı. Ekonomik kriz, sıradanlaşan şiddet ve suç iklimi, hukuksuzluklar, siyasi krizler… Pek çoğumuz bu boğucu atmosferde kitaplara, filmlere, dizilere, tiyatro oyunlarına, dost sohbetlerine, kültür sanat etkinliklerine sığındık.
221B yazarlarına 2022’de okuduklarını, izlediklerini, ürettiklerini değerlendirmelerini istedik. Elbette 2023’e dair beklentilerini de sorduk…
Konuğumuz, 221B’de polisiye ve özellikle casusiyeyle ilgili yazıları ilgiyle takip edilen akademisyen Doruk Tatar…
2022, bir yazar olarak nasıl geçti sizin için? Neler yaptınız, nelerle meşgul oldunuz?
Bir yazardan ziyade akademisyen olarak ders vermek daha çok zamanımı aldı. Bunun dışında, casusiyenin politik ve edebi “ciddiyet” üzerinden yeniden kategorizasyonunu öneren bir makale taslağı kaleme aldım.
2022’de bir okur olarak en sevdiğiniz yerli ve çeviri kitaplar hangileri oldu?
Hem yerli hem çeviri kategorisine girebilecek Zaven Biberyan’ın bütün romanları… Özellikle Karıncaların Günbatımı, uzun süre hakkı teslim edilmemiş bir başyapıt.
Uzun yıllar boyunca sahaflarda unutulan Cahide Birgül’ün Geceye Uyananlar ve Gölgeler Çekildiğinde romanlarını da buradan zikredelim.
2022’de izlediğiniz ve önermek istediğiniz dizi ve filmler nelerdir?
Yılın başlarında yayınlanan Slow Horses ve Tokyo Vice dizilerini şiddetle öneririm. Slow Horses‘ın ikinci sezonu yayınlanmaya başladı. Yeni bölümleri de yolda.
Kariyerinde modern Kore sinemasını ihya eden çok sayıda film bulunan Park Chan-wook’un son filmi Ayrılma Kararı, polisiye ile melodrama arasında salınmanıza neden olacak. Bir de kendisine aşina değilseniz, polisiye türüne giren Hizmetçi ve Le Carre uyarlaması Küçük Trampetçi Kız ile hatta en iyisi intikam üçlemesinden (Old Boy, Respect for Mr. Vengance, Respect for Mrs. Vengance) başlayabilirsiniz.
2023 için projeleriniz nelerdir?
Her zamanki gibi akademik makale ve projeler var. Kitap ise henüz yok. Umarım bir gün…
Son yıllarda okuduğunuz/izlediğiniz polisiye işler arasında 221B okurları da mutlaka bu esere zaman ayırmalı diye düşündükleriniz hangi eserler olur?
Amerikalı bir edebiyat profesörü Viet Thanh Nguyen’ın 2015’te yayımlanan ve 2017’de Kafka Kitap tarafında Türkçe çevirisi yayımlanan Sempatizan adlı romanıyla başlayalım. Durağan ve kuramsal tarafı ağır basan bir kitap olsa da Don Delillo ve Paul Auster gibi Amerikan postmodern edebiyatının temsilcilerini sevenlere özellikle öneririm. Buradan 2023’e de küçük bir kanca atalım. Yönetmeliğini Park Chan-wook’un yapacağı dizi uyarlamasının gelecek yıl yayınlanması bekleniyor.
Le Carre’nin ölümünden sonra casusiye edebiyatın yaşayan en iyi yazarlarından Joseph Kanon’un henüz Türkçeye çevrilmemiş Los Alamos adlı kitabını okudum. Eğer İngilizce okumak sizin için bir seçenek değilse İstanbul Son Perde romanını okuyabilirsiniz.
2. Dünya Savaşı sırasında Çin’deki işgalci Japon ordusunun kendi içindeki Çin casusunu bulma gayretlerini anlatan Mai Jia’nın Mesaj adlı polisiye/casusiye romanı son derece lezzetliydi.
Memleketten yorulan ama iklimi değiştirmeyen polisiye okurları içinse doğru adres: Andrea Camilleri. Mylos Kitap’tan çıkan Yemek Hırsızı ve Keman Sesi okuru şiddet ve yozlaşmanın yaygın olmasına rağmen insanların bir şekilde mutlu olabildikleri Sicilya’ya götürüyor.
2023’e dair 221B okurları için dileklerinizi, beklentilerinizi öğrenmek isteriz…
Eskinin gitmediği, yeninin gelmediği bu uzun dönemin bitmesi ve iyi bir yeninin artık ufukta belirmesi dileğiyle…