Tehlikeli Şarkılar – Tuna Kiremitçi

/
7 dakikalık okuma

Tuna Kiremitçi adını Google’a yazınca karşınıza ilk olarak şarkıları çıkıyor ama kendisi oldukça iyi bir yazar da olduğunu kanıtlayalı çok oldu. 1973’te Eskişehir’de doğan Kiremitçi aynı zamanda bir şair. İlk şiirleri Galatasaray Lisesi yıllarında Varlık‘ta yayımlandı (1991).  Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar’da sinema eğitimi gördü, senarist ve yönetmen olarak üç kısa filme imza attı. Ayrıca “Kumdan Kaleler” müzik grubuyla 1996’da bir rock albümü hazırladı ve bu albüme şarkı yazarı, solist, gitarist ve aranjör olarak katkıda bulundu. Balık burcu romantikliğiyle yazdığı romanlar ve şarkılar yanında polisiye yazarlığında da yeteneğini ortaya koydu. Hem de her sene bir kitap yazarak.

tuna kiremitçi

Başkomiser Perihan Uygur serisinin ilk kitabı Mezun Cinayetleri, 2021’de yayımlandı. Hemen akabinde 2022 yılında Perinin Ölümü geldi. Alışık olmadığımız bir karakter yarattı Kiremitçi. “Komşum eğer varsa bir fincan kahve alabilir miyim?” diye kapısını çalabileceğiniz biri Perihan. Orta yaşlı, kısa boylu, balık etli, kıvırcık siyah saçlı bu kadın, emniyet kimliğini göstermese polis olduğunu asla anlayamayacağınız biri. 50 yaşını deviren Başkomiser Perihan, evli ve Asperger Sendromlu bir kız annesi. Yardımcısı Ayla ve ekibe yeni katılan Hasret ile beraber Bacılar Bölüğü bu defa sesini şarkı sözleriyle duyurmaya çalışan bir katilin peşinde.

Tehlikeli Şarkılar, ülkesinden kaçıp yeni bir hayat uğruna Türkiye’ye gelen Anna Burkunova’nın kaçırılmasıyla başlıyor. Anna, bir bodrumda sekiz gün boyunca akla gelmeyecek işkencelere uğruyor. Başkomiser Perihan kendisini kurtardıktan sonra Anna psikiyatri hastanesine yatırılıyor ve sonsuz bir suskunluğa gömülüyor. Perihan öyle etkileniyor ki Anna’dan, geceleri artık rüyalarına girmeye başlıyor. Kendisi de bir anne çünkü. Kızı Ceylan onun en zayıf noktası. Artık sinirleri öyle yıpranıyor ki Narkotik Şube’nin yükselen yıldızı Başkomiser Furkan’a su bardağı fırlatınca zorunlu izne çıkartılıyor. Elbette psikiyatri doktoruyla görüşmeler de ekleniyor bu zorunluluğa.

tehlikeli şarkılar

Perihan izinli ama katiller boş durmuyor. Festival organizatörü Vefa Uslu ofisinde, çalışanı Didem Ülgen ise ofisteki banyoda vahşice öldürülmüş olarak bulunuyor. Komiser Ayla ve yeni eleman Hasret olayı araştırmaya başlıyorlar. İlk şüphelileri de öldürülen Vefa Uslu’nun düzenlediği Yanarca Rock Festivali’ne şiddetle karşı çıkan Saruhanağa Vakfı Cemaati. Ama cemaatin okları üzerine çekmesinin tek sebebi festivale karşı çıkması değil. Cemaatin önde gelen ismi Sefa Uslu’nun öldürülen Vefa’nın kardeşi olması şüpheleri daha da artırıyor. Ayla ve Hasret büroya döndüklerinde Başkomiser Perihan’ı masasında oturup olay yeri raporunu incelerken buluyorlar. Ve akıllarına gelmeyen bir soru Perihan’dan geliyor; “Musluğu kim kapatmış?”

Didem Ülgen duş aldığı sırada öldürüldüğü halde Ayla, bu sorunun aklına neden gelmediğine hayıflanıyor. Perihan’ın dönmesi hemen bir fark yaratmaya başlıyor. Çünkü kapatılan musluk tekrar incelendiğinde banyoda muska bulunuyor. Muskanın içinden festivalde sahneye çıkacak bir grubun şarkı sözünün çıkması ve maktul Vefa Uslu için bu şarkının çok özel olduğunun öğrenilmesi işleri karıştırıyor. Üstelik Vefa Uslu’nun ölmeden önce arayıp ulaşamadığı üç kişinin de ölü bulunması ve yanlarına yine içinde şarkı sözleri olan muska bırakılması gözleri tarikattan festivale çevirmelerini sağlıyor. Festivale katılacak müzisyenlerin çelişkili ve saldırgan söylemleri şüpheli havuzunu genişletiyor.

Cinayetlerin sosyal medyaya düşmesi ve provokatörlerin iş başında olması nedeniyle amir Hilmi Kuzu, Perihan ve ekibine yardımcı olup dosyayı hemen kapatmaları için, Perihan’ın dönem arkadaşı Azmi Kömürcü ve ekibini de olaya dahil ediyor. Ceset sayısı artıkça şüpheli sayısı da artıyor. Perihan’ın zaten bozuk olan sinirleri kızının da bu festivale gidecek olmasıyla iyice yıpranıyor. Ama Bacılar Bölüğü asla pes etmiyor.

Sevgili Tuna Kiremitçi, serinin üçüncü kitabında da yalın ve yormayan bir kurguyla karşımıza çıkıyor. İlk romanı Mezun Cinayetleri’nde de ikinci roman Perinin Ölümü’nde de asıl kurgunun yanında muhakkak dokunduğu bir mesele vardı. Bu kitapta da Kiremitçi devlete sızmış cemaatlere, biraz spoiler olacak ama tarihi eser kaçakçılığına parmağını daldırıyor. Ayrıca kadın karakterleri bu denli doğal, içten ve gerçekçi yazabilmesi de takdire şayan. Kurgusuyla, gerilimiyle ve heyecanıyla oldukça lezzetli bir kitap olmuş Tehlikeli Şarkılar.

Tehlikeli Şarkılar, Tuna Kiremitçi, Doğan Kitap, 224 Sayfa

Selin Bak

1981 yılında Trabzon’da doğdu. Atatürk Üniversitesi’ nde Hemşirelik okudu. Polisiye merakı gençlik yıllarında (hala çok genç, ortaokul yılları diyelim) Agatha Christie ile başladı. Galiba yapmak isteyip de yapamadıklarını okumak (cinayeti çözmek değil işlemek kısmından bahsediliyor) kendisine garip bir tatmin duygusu vermiş olacak polisiye dışında başka bir tür okuyamaz oldu. En
sevdiği yazarların Türk yazarlar olduğunu her zaman gururla söyler. Çok polisiye okur, çok polisiye dizi ve film izler, fazlaca cinayet kurguları yapar. Aslında çok da yazar ama çaktırmaz. Bu biyografiyi yazarken hayatında enteresan bir şey olmadığını fark eden Selin, hemşirelik yapmaya ve Trabzon’da yaşamaya devam ediyor, şimdilik...

Önceki Hikaye

Küvetten Bildiriyorum: Burada Cinayet Var!

Sonraki Hikaye

Lackberg ve Fexeus’un Şifre’si

En Son Yazılar