”Kocalar her gün ölür Dolores. Bazen metreslerinin evinden dönerken frenleri tutmaz. Bir kaza Dolores, mutsuz bir kadının en iyi dostu olabilir.”
Stephen King- Dolores Claiborne
Tarihi bir şeyler uğruna mücadele eden insanlar, büyük çoğunlukla da kadınlar yazar. Ancak resmi tarih, genellikle kadınları yazmaktan kaçınır. Ne acı değil mi?
Özellikle ülkemizde birçok kişiye “İnsan insandır” ya da “Kadın kadındır” diye en baştan derdimizi anlatmaya ve var olmaya, yaşamaya çalışıyoruz. Ancak yaşama hakkı elinden alınan birçok kadının acısı tazeyken güçleniyor ve okuduğumuz kitaplardan izlediğimiz filmlere kadar yalnız olmadığımızı görüyoruz. Bu yazıda da polisiyenin en güçlü kadınları yer alıyor. Ancak sadece dedektif kadınlar değil, erkek şiddetine karşı mücadele etmiş, farklı rollerden kadınları derledik sizin için.
Bu Sekiz Mart’ta da iyi dileklerimizle girizgahı bitirelim: Keşke kimse kimseyi öldürmese ve öldürmek zorunda kalmasa.
Keşke dünyamızda hiç ölüm kalmasa. Keşke kadınlar özgür olsa.
Not: Karakterler hakkında spoiler içerir.
Aileen Wuornos (Monster)
Çoğumuz onu Charlize Theron’un Aileen rolüne hayat verdiği Monster filmiyle tanıdık. Üstelik oyuncu o kadar iyiydi ki bu rol ile Oscar da kazandı. Aileen Wournos ona kötü davranan, tecavüz eden ya da onu döven erkekleri öldürüyordu.
Dolores Claiborne (Dolores)
Dolores Claiborne, Stephen King’in yarattığı güçlü bir kadın karakter. Aslında roman karakteri olan Dolores daha sonra film olarak da uyarlandı. Hatta Stephen King’in Kathy Bates’e hayranlığı yüzünden onu düşünerek kitabı yazdığı da söyleniyor.
Dolores aslında kızını taciz eden içkici kocasını öldüren bir katil. Kitaptan yapacağımız bir alıntı onu ve diğer tüm kadınların hayatını daha iyi özetleyecek: “Bazen Dolores, bazen yüksekten uçan bir orospu olmak gerekir. Bir kaltak olmak bazen kadınların tek silahıdır.”
The Bride (Kill Bill)
Polisiyenin sıradaki en güçlü kadını Uma Thurman’ın hayat verdiği efsanevi katil The Bride. Katil, dediğimizde içinizin bir tuhaf olduğunun farkındayız. Ölen çocuğunun ve sevdiği insanların katillerinden intikam almaya çalışan bu kadın, bizim için başka bir yerde duruyor. Bu da polisiyenin büyük ikilemi: Cinayet işleyen herkes katil midir?
Olivia Dunham (Fringe)
Bilimkurgu-polisiye dizinin meşhur dedektifi Olivia Dunham gerçekten de çok güçlü bir kadın. Kadının başına gelmeyen kaldı mı? Paralel evrende esir mi alınmadı, sevdiği adamı mı kaybetmedi, ölümlerden mi dönmedi? Onca şeye rağmen kapı gibi durdu kadın. Dedektifliğin kitabını baştan yazdı. Helal olsun.
Molly Solverson (Fargo)
Molly Solverson, Coen Kardeşlerin efsanevi filmi Fargo ve aynı isimli dizi uyarlamasındaki yegâne dedektifimiz. Özellikle dizideki korkunç katil Malvo ile “kadın başına” ve hamile haliyle nasıl mücadele ettiğini ve gerçekleri ortaya çıkardığını unutmak mümkün mü? Üstelik bizzat kendi amiri tarafından engelleniyorken…
Euros Holmes (Sherlock)
Sevgili polisiyeciler yoksa Euros’u atlayacağımızı mı düşündünüz? Holmes ailesinin dâhi bir kız çocuğu olduğu ortaya çıkar da bunu atlayabilir miyiz? Üstelik Sherlock ve Mycroft’tan daha zeki, daha tehlikeli bir kadın olur ve dizideki tüm erkekleri parmağında oynatırsa…
Stella Gibson (The Fall)
The Fall dizisinin başkarakteri Stella Gibson da oldukça güçlü bir kadın karakter. Tecavüzcü bir seri katili yakalama hikâyesinin bir numaralı dedektifi. Stella oldukça zeki ve bir o kadar duygusal olduğu için katille bir çeşit özdeşlik kuruyor ve onu öyle yargılıyor. Bu açıdan güçlü olmasının yanı sıra oldukça gerçekçi bir kadın karakter.
Amy Dunne (Gone Girl)
Amy Dunne (namı diğer Muhteşem Amy) gerçekten de muhteşem bir kadın. Hatta kendi adıma rol model biri olduğunu da söyleyebilirim. Bir kadın ve bir erkekten oluşan duygusal ilişkilerin kompoziyonu genellikle şöyle olur: Hoşlanıp sevgili olunur. Kadın her gün yeni bir incelik düşünür ve partnerini mutlu etmeye, şaşırtmaya, etkilemeye ve güldürmeye çalışırken aynı zamanda onu sıkmamaya, örnek sevgili olmaya ve etrafındaki yapay ilişkilere benzememeye çalışır. Bunun için olağanüstü çaba gösteren kadın, erkekten de azıcık özveri beklerken onu aldatan ve ilişkiden sıkılan minnoş bir Nick Dunne bulur karşısında.
Peki, birçoğumuz bu durumda kabullenip önümüzdeki maçlara bakarken Amy ne yaptı? İntikamını öyle bir aldı ki… (Arada masumlar da kaynamış olabilir tabii. Herkes hata yapar.)
Clarice Starling (Kuzuların Sessizliği)
Clarice Starling, listemizdeki güçlü dedektiflerden biri. Hatta en güçlüsü olduğunu düşünen birçok okurumuz olacaktır. Hannibal Lecter karakteriyle uğraşmak hatta gizliden gizliye bir dostluk kurmak hangi babayiğidin harcı? Babanın ya da babayiğidin değil, Clarice Starling’in harcıymış. İzlemeyen okurlarımız varsa kendisine 8 Mart hediyesi sunabilir.
Irene Adler (Sherlock)
Euros geldi diye Irene Adler’in pabucunu dama mı atacaktık? Tabii ki hayır. Irene Adler, kadınlar hakkında sürekli ileri geri konuşan, kibir timsali Sherlock’u kendine hayran bırakmış ve defalarca komik duruma düşürmüş, özenilesi suçlulardan. Tanışmamış okurlarımız varsa hayat damarlarından biri kopmuş demektir. Sanat eseri gibi kadın yahu!
Jane Marple
Polisiyenin kraliçesi Agatha Christie’nin yarattığı unutulmaz karakter Miss Marple hem ilk kadın dedektiflerden olması hem de üstün zekâsıyla unutulmazlar arasına girdi. Jane Marple deyince dikkatli olmakta fayda var. Çünkü otobüste görseniz yer vereceğiniz bir “teyze”, tarihin en ünlü dedektiflerinden biri olabilir. Üstelik çoğumuzun pek sevdiği dedikodu yapmayı bile bir silah olarak kullanan güçlü bir kadın dedektif…
Twin Peaks Kızları
Audrey Horne, Donna Hayward ve Shelly Johnson üçlemesinden bahsediyorum… David Lynch’in unutulmaz dizisi zaten güçlü kadınlar geçidi gibi bir diziydi. Dizideki çoğu kadın, trajik bir hikâyeye ve şeytani bir zekâya sahip karakterlerdi. Ancak bu üç kadın dizinin her zaman merkezinde yer aldı. Oldukça korkunç bir arka planı olan Laura Palmer cinayetinin hiç korkmadan üzerine giden gözü kara karakterler Windom Earle’ün de hedefi olmuştu.
Savcı Esra (Behzat Ç.)
Savcı Esra, Behzat Ç. ile büyüyen bir neslin hukukçu olmasına sebebiyet verecek bir karakter. O nesil henüz eline mesleğini almadığı için istatistik veremiyoruz. Ancak onun verdiği gazla hukuk da kazanılır savcı da olunur arkadaş. Bir karakter, dedektif ya da suçlu olmadığı halde bir polisiyeyi bu kadar mı iyi taşır?
Rizzoli ve Isles (Rizzoli & Isles)
Jane Rizzoli ve Dr. Maura Isles Amerikalı yazar Tess Gerritsen’in sekiz kitaplık serisinin ve aynı isimli televizyon dizisi uyarlamasının başkarakterleri. Bu güçlü iki kadın, Boston’daki suçlulara karşı güçlerini birleştiriyor. Birbirinden oldukça farklı olmalarına rağmen karakterler bir arada çok iyi çalışabilen iki dost olmayı başarıyor. Bu da kadının gücü işte!
Zeyno (Yılan Hikâyesi)
Zeyno, polisiye tarihi boyunca itilip kakılmış, unutulmuş bir karakter. Ancak onu bu listeye alarak yapılan bir yanlışı düzeltmek niyetindeyiz. Dizide genellikle güçlü olarak nitelenen kadının Gülsüm Hanım olmasına rağmen ısrarla bunun yanlış olduğunu söylüyoruz. Koca parasıyla herkes güçlü olabilir. Ancak hangi sıradan köylü kızı, nikâh gecesi kendisini terk eden kocasını öldürmek için İstanbul’a gelmeye cesaret edebilir?
